12 Ocak 2019 Cumartesi

Kendi Üzerinde Deney Yapan Çılgın Bilim İnsanları

Bilim Adamı

Kendi Üzerinde Deney Yapan Çılgın Bilim İnsanları


Hayatını bilime adayan insanlar, bazen sınırları zorlayabilir. Tehlike, bu insanlar için mühim değil, önemli olan ya kendilerini kanıtlamak ya da insanlığın geleceğini kurtarmak. Şimdi bu zorlu yolda hayatlarını riske atarak birtakım çılgın davranışlar yapan bilim insanlarını inceleyeceğiz. Her birinin yöntemleri ayrı; ancak amaçları aynı…

Alexander Bogdanov


1873 doğumlu bilim kurgu yazarı Bogdanov ise ölümsüzlüğü bulacağına inanan biriydi. Ölümsüz olmak için bulduğu çözüm, genç insanların kanlarını yaşlı insanlara enjekte etmekti. Bu teorisini ispatlamak için sürekli olarak kendi kanını gençlerin kanı ile değiştiriyordu. Ancak bir keresinde sıtma mikrobu taşıyan bir gençten kan aldığı için hayata veda etmekten kurtulamadı. Ölümsüzlüğü bulamayacağını anlayan Bogdanov’un intihar ettiğini söyleyen de var.

Alexander Bogdanov

James Carroll ve Jesse Lazear


1800’lü yıllarda sarı humma hastalığı ile yakından ilgilenen bu iki bilim insanı, sarı humma hastalığının nasıl yayıldığını ve sivrisineklerle olan ilişkisini tespit etmek için ilginç bir yöntem bulmuş. Her ikisi de sarı humma virüsü taşıyan sineklerin kendilerini ısırmalarına izin vermiş. Olayın hemen ardından Jesse Lazear hayatını kaybetmiş. James Carroll ise 7 yıl sonra aynı rahatsızlıktan ölmüş.

Werner Forssman


1904-1979 yılları arasında yaşayan Alman cerrah Forssman, sondayla kendi üzerinde kalp ameliyatı yapan bir bilim insanı. Bu girişiminin başarılı olması, Forssman’a 1956 yılında Nobel Tıp ödülü kazandırdı.

Evan O’Neill Kane


Tıp dünyasında öncü olan 1861 doğumlu Kane, tüm dünyaya bir şey kanıtlamak istiyordu. Kane’e göre küçük çaplı ameliyatlarda genel anesteziye gerek yoktu. Lokal anestezinin yeterli olduğunu düşünen Kane, bunu kanıtlamak için kendi üzerinde bir operasyon yaptı. Kane, kendisini lokal anestezi ile uyuşturdu ve kendi apandisitini aldı. Kane ameliyat yaptığı bölgeyi görmek için ayna kullandı. Yardımcıları ise dikiş işlemlerini yaptı.

Evan O’Neill Kane

Max Joseph Von Pettenkofer


1818 doğumlu Alman bilim insanı Von Pettenkofer, kendi hayatını tehlikeye atarak bir fikri çürütmek istemiş. 19. yüzyıl ortalarında bir başka bilim insanı olan Robert Koch’un kolera bakterileri üzerine ortaya attığı fikirler, tüm dünyada kabul edilmiş. Ancak Von Pettenkofer, “hayır bu teorilere inanmayın” dese de kendisine inanan kimse olmamış. Bunun üzerine Von Pettenkofer, içinde bol miktarda bakteri bulunan bir şişe sıvıyı kafaya dikip içmiş. Neyse ki Von Pettenkofer, bu girişimi basit semptomlarla atlatmış. Ancak Robert Koch, 1905 yılında uyku hastalığının çeçe sineklerinin ısırması sonucu bulaştığını keşfederek Nobel kazanmış. 1901 yılında hayata veda eden Von Pettenkofer, 1905 yılında hayatta olsaydı Robert Koch’un Nobel almaması için elinden geleni yapabilirdi.

John Stapp



John Stapp, yeryüzünde en hızlı hareket eden insan olma rekorunun sahibi. 1910-1999 yılları arasında yaşayan Brezilyalı, bir roket kızağının üzerinde saate 1017 km hıza ulaştı. John Stapp, bu denemesiyle aynı zamanda insanların 46.2 G kuvvetteyken bile zarar görmediğini gösterdi.

Barry Marshall


1951 doğumlu Barry Marshall, peptik ülser hastalığının ana nedeninin Helicobacter pylori bakterisi olduğunu ispatlayan kişi olarak biliniyor. Marshall bunu ispatlamadan önce herkes peptik ülser hastalığının nedeni olarak stres ve baharatlı yiyecekleri gösteriyordu. Peki Barry Marsall, bu hastalığın nedeninin Helicobacter pylori bakterisi olduğunu nasıl ispatladı? Helicobacter pylori bakterili bir şişe sıvıyı fondip yaparak… Bu çılgın deneyimin ardından herkes Barry Marshall’a inandı. Ayrıca bu girişim Marshall’a 2005 yılında Nobel kazandırdı.

3 yorum:

  1. E arada çılgın şeyler de yapmak gerekir :)

    YanıtlaSil
  2. Bilim adamlarının haklarını ödeyemeyiz.. Vefat edenlere Allah rahmet etsin..Yaşayanlara ise sahip çıkalım...
    Nobel kazanıp sonra ülkesine küsüp Ülkemizi terk etmesinler...

    YanıtlaSil
  3. Genelde bilim insanlari takıntıli kişilerdir ve bunun uğruna bir çoğu kendisi uzerinde deneyler yapmışlar. Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık.

    YanıtlaSil